Gizemli Peri Diyarı Masalı Oku
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, uzak diyarlarda, gözlerden uzak, büyülü bir orman varmış. Bu ormanın derinliklerinde, insanların ayak basmadığı, sadece perilerin yaşadığı gizemli bir diyar bulunurmuş. Bu diyarın adı, “Gizemli Peri Diyarı”ymış.
Gizemli Peri Diyarı, rengârenk çiçekler, ışıl ışıl parlayan nehirler ve gökyüzüne uzanan ağaçlarla doluymuş. Burada yaşayan periler, doğanın dengesini korur, hayvanlara ve bitkilere yardım ederlermiş. Her perinin kendine özgü bir yeteneği varmış; kimisi çiçekleri açtırır, kimisi yağmuru yağdırır, kimisi de hayvanların dillerini anlarmış.
Peri diyarının en meraklı ve cesur perisi olan Tina, bir gün ormanın sınırlarına doğru bir yolculuğa çıkmaya karar vermiş. Daha önce kimsenin gitmediği yerlere gitmek, yeni şeyler keşfetmek istiyormuş. Kanatlarını çırparak ormanın derinliklerine doğru uçmaya başlamış.
Uçtukça, ormanın daha önce görmediği güzellikleriyle karşılaşmış. Parıldayan kelebekler, şarkı söyleyen kuşlar ve ışık saçan çiçekler… Ancak bir süre sonra, ormanın atmosferi değişmeye başlamış. Hava kararmış, ağaçlar daha sık ve karanlık hale gelmiş. Tina, biraz korksa da merakına yenik düşerek ilerlemeye devam etmiş.
Birden karşısına büyük, eski bir ağaç çıkmış. Bu ağacın dalları gökyüzüne doğru uzanıyor ve gövdesinde parıldayan semboller bulunuyormuş. Tina, ağacın etrafında dolaşırken, gövdesindeki küçük bir kapı fark etmiş. Kapıyı araladığında, içeriye doğru hafif bir ışık sızmış. Merakı iyice artan Tina, kapıdan içeri girmiş.
İçeride, duvarları kristallerle kaplı bir tünel varmış. Tünelin sonunda büyük bir salon ve salonun ortasında parıldayan bir küre duruyormuş. Tina, küreye yaklaştığında, içinden bir ses duymuş:
“Hoş geldin, cesur peri. Ben Zamanın Koruyucusu’yum. Yüzyıllardır bu diyarda beklemekteyim. Senin gibi cesur bir perinin geleceğini biliyordum.”
Tina şaşkınlıkla, “Zamanın Koruyucusu mu? Neden burada bekliyorsunuz?” diye sormuş.
Koruyucu, “Bu diyarın dengesini korumak için buradayım. Ancak bazı karanlık güçler, buranın büyüsünü bozmak istiyor. Bu yüzden senin yardımına ihtiyacım var,” demiş.
Tina cesaretle, “Ben ne yapabilirim?” diye sormuş.
Koruyucu, “Bu küre, zamanın gücünü içerir. Eğer kötü niyetli biri onu ele geçirirse, tüm diyar karanlığa gömülebilir. Senin, bu küreyi koruyup ışığını yayman gerekiyor,” demiş.
Tina, hiç düşünmeden kabul etmiş. Küreyi iki avucu arasına aldığında, tüm bedeni ışıkla parlamış. Bir anda etrafındaki karanlık kaybolmuş, orman tekrar eski güzelliğine kavuşmuş.
Tina, artık sadece cesur bir peri değil, aynı zamanda Gizemli Peri Diyarı’nın koruyucusu olmuş. O günden sonra, her şeyin dengede kalmasını sağlamak için diyarını korumaya devam etmiş.
Ve böylece, Gizemli Peri Diyarı sonsuza dek ışığını yaymaya devam etmiş. Tina ise her zaman cesaretiyle ve sevgisiyle anılmış. Onun hikâyesi, tüm periler tarafından anlatılmış ve umut kaynağı olmuş.